Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Nail Çağlar, kalp damar hastalarının dikkat etmesi gerekenleri ve bu hastalıklarla ilgili bilinmeyenleri AA muhabirine anlattı.
Kalbi besleyen damarların tıkanması, kalp atımı düzensizlikleri, kalp yetmezliği, hipertansiyon, bacak damarlarının tıkanması üzere birçok kalp damar hastalığı olduğunu belirten Çağlar, her yıl yaklaşık 250 bin şahsa kalp damar hastalığı tanısı konduğunu, bu şahısların 150 binden fazlasının da hayatını kaybettiğini söz etti.
“SİGARA BIRAKILMALI”
Kalp damar hastalarının hekim denetimlerini aksatmaması, ilaçlarını tertipli kullanması ve tabibin yazdığı esirgeyici diyet listesine uyması gerektiğini vurgulayan Çağlar, şunları söyledi: “Diyet listesi prensip olarak Akdeniz diyeti ismini verdiğimiz şey. Şahıslar, bunu uygularsa yetiyor. Zira diyetin içinde yumurta, et, balık her şey var. Yalnızca işin sırrı bunları istikrarlı yemek. Ayrıyeten sigara bırakılmalı, alkol tüketimi kısıtlanmalıdır. Tuz kısıtlaması çok değerlidir. Türkiye’de günlük kişi başına tuz tüketimi ölçüsü ekseriyetle 18-20 gram. Meğer kullanılması gereken 5-6 gram. Buna hastaların önemli halde dikkat etmesi gerekiyor.”
RASTGELE GRİP İLACI KULLANIMI
Çağlar, bilhassa kalp yetmezliği tanısı konulan hastalara çeşitli tavsiyelerde bulunarak bu bireylerin zatürre ve grip aşısı olmalarının yarar sağlayacağını tabir etti.
Kalp yetmezliği olan hastaların bağışıklık sisteminin düşük olduğuna dikkati çeken Çağlar, “Genel olarak 65 yaşını geçen herkese bu aşıları tavsiye etmek lazım ancak kalp hastaları, bilhassa kalp yetmezliği olan hastaların vefat nedenlerinden biri önemli enfeksiyonlar zatürredir. Onun için bu bireylerin aşı olmaları çok kıymetlidir. Zatürre aşıları iki türlüdür şu an. Biri 5 yıllık, biri de ömür uzunluğu koruyanlar olmak üzere. Hangisi uygunsa, biz hastalarımıza tavsiye ediyoruz.” bilgisini verdi.
Çağlar, kalp hastalarının rastgele grip, nezle ilaçları kullanmaması gerektiğini aktararak, “Rastgele grip, nezle ilacı kullanmak kalpte önemli ritim bozukluklarına yol açabilir. Zira bunların içindeki ‘psödoefedrin’ ve ‘efedrin’ ismi verilen damar büzücü unsurlar, ritim bozukluğu, kan basıncı yüksekliği yapabiliyor. Bu, herkes için geçerli bir şey. Bu durum, kalp hastalarında daha da besbelli gözlemlenebilir. O yüzden bilhassa kalp hastalarının hekimlerine istişareden bu tip ilaçları kullanmamaları gerekiyor.” dedi.
Kalp yetmezliği olan hastaların sıvı kısıtlamasına gitmemesi gerektiğini de belirten Çağlar, “Hastalar, sıvı kısıtlamasına gidiyor. Sıvı tükettiklerinde kalp yetmezliğinin artacağını düşünüyorlar. Bu türlü hakikat bilinen bir yanlış var ancak hastaların olağan formda sıvı almaya devam etmeleri gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
