Türkiye, bir yandan seçime hazırlanırken bir yandan da yaşadığı tarihi sarsıntı felaketinden sonra yaralarını sarıyor..
Bu kapsamda zelzele bölgesinde kalıcı konut için çalışmalar başladı..
Şanlıurfa’da 897 Afet Konutu Temel Atma ve 659 Konut, 61 Dükkan Anahtar Teslim Merasimi’ne katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, iftarda da depremzedelerle bir ortaya geldi.
“Türkiye bir hukuk devletidir”
Burada yaptığı konuşmasında HDP’nin ve PKK’lı teröristlerin dayanak bildirileri verdiği Millet İttifakı’nı amaç alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu belirtti.
“Teröristlerle hareket edenlere 14 Mayıs’ta gereken dersi verecektir”
Terörle gayret vurgusunda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu tabirleri kullandı:
Kalıcı güvenliğimiz için ülkemizde tek bir teröristin kalmaması kâfi değildir.
Bay Bay Kemal şu anda terör örgütüyle yan yana mı? Bu Selo artık nerede Edirne’de. Bay Bay Kemal ne diyor geleceğiz Selo’yu da cezaevinden çıkaracağız. Evlat katili nerede adada, neyse onu da çıkaracaklarmış.
Ne vakitten beri hukuk devletinde teröristleri çıkarıp deyip oy toplanıyor. Türkiye bir terör devleti değildir. Türkiye adaletle yönetilen bir devlettir. Benim milletim bu teröristlerle kol kola gezenlere, teröristlerle hareket edenlere 14 Mayıs’ta gereken dersi verecektir.
“Kimin iş yaptığını depremzede kardeşlerimiz biliyor”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu tabirleri kullandı:
311 bin binadaki 872 bin bağımsız kısım kullanılamaz hale geldi. Şanlıurfa’da 22 bin 469 bağımsız kısım orta ve üstü düzeyde hasar gördü. Milletlerin tarihinde yüz yılda bir başına gelecek bu türlü bir felaket karşısında ülkemizdeki kimi çevreler güzel bir imtihan veremedi. Birileri daha birinci günden itibaren yardımcı olmak yerine zelzelesi ve acıları istismar etmenin peşine düştü. İnsanımızın yükünü hafifletelim, bir yetimin elinden biz tutalım demediler. Geldiler bol bol nutuk attılar. Yıkıntılar önünde kameralara poz verdiler sonra da sarsıntısı ve depremzedeleri gündemden çıkardılar.
Milletimin hayata tutunma çabası verirken onlar makam mevki peşinde koşuyorlar. Vazifeye gelirlerse her şeyi ücretsiz vereceklermiş. Madem her şeyi parasız verebiliyorsunuz yıllardır yönettiğimiz İzmir’de, Eskişehir’de, İstanbul’da, Ankara’da niye oradaki vatandaşlarımıza ücretsiz vermediniz? Bu geçersiz vaatleri bırakın. Elinizden tutan sizi engelleyen mi oldu? Biz gerçekleri yüzlerine çarpınca da rahatsız oluyorlar. Onlar ne kadar rahatsız olurlarsa olsunlar biz doğruları söylemekten asla çekinmeyeceğiz. Afet bölgesindeki kardeşlerimiz her şeyin farkında. Kimin yalnızca laf kalabalığı yaptığını, kimin iş yaptığını depremzedelerimiz görüyor.
“Biz laf üstüne laf koyanlardan değil, daima taş üstüne taş koyanlardan olduk”
Biz laf üstüne laf koyanlardan değil daima taş üstüne taş koyanlardan olduk. Milletimizin kederiyle dertlendik, ezasına tahlil aradık. Perşembe günü Malatya’daydık cuma günü Diyarbakır’ın konuğu olduk. Dün Kocaeli’de hem kent hastanemizi açtık hem de depremzedelerimizle iftar sofrasında bir ortaya geldik. Bugün de Şanlıurfa’da temel atma törenimizi gerçekleştirdik. Zelzele bölgesinde 100 binin üzerinde konut ve köy konutunun inşa süreci başladı. Maksadımız birinci 1 yıl içinde 319 bini konut ve köy konutunu tamamlamak. Tüm kentlerimizi ayağa kaldırmak. Şanlıurfa’da da 11 bin konut ve köy meskeni inşa edeceğiz. Yanınızda olmayı sürdüreceğiz.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgemiz yıllarda terörün, istikrarsızlığın zahmetini çekti. Terör ile güvensizlik ortamı daima birbirini destekledi. Üretim olmayınca istihdam olmadı gençlerimiz işsiz kaldı. Türkiye çok uzun bir devir sıkıştırıldığı bu girdaptan maalesef çıkamadı. Terör emperyalistlerin Türkiye’nin başına musallat ettiği en büyük beladır. Bu çözülmeden ülkemizin huzura, siyasi, ekonomik amaçlara ulaşması mümkün değil.
“Teröre karşı adımlarımızı taviz vermeden kararlılıkla atacağız”
Türkiye’nin ulusal güvenliği hudutlarımızın dışında başlamaktadır. Bölgemiz sükunete kavuşmadan, başımızı yastığa huzurla koyamayız. Çabucak yanı başımızda terör örgütleri yuvalanmışken teröristler gezerken kendimizi rahat hissedemeyiz. Bu ülkeleri itimatla, huzura, refaha hasret bırakanların gayesi Türkiye’yi de birebir cendereye sokmaktır. Biz işte buna müsaade vermedik, vermeyeceğiz.
Kimsenin, hiçbir global ve bölgesel aktörün gözümüzün içine bakarak ülkemizin güvenliğini tehlikeye sokmasına eyvallah etmeyeceğiz. Gerek sonlarımız içinde kesintisiz süren operasyonlarımız gerekse hudut ötesi harekatlarımız sayesinde ülkemizin terörle yaşamayacağını açıkça ortaya koyduk. Bu halimizden asla geri adım atmayacağız. Teröre karşı adımlarımızı taviz vermeden kararlılıkla atacağız.
Değerli kardeşlerim bütün bu adımları atarken odunumuz katiyetle yok. Bu uğraşımıza inşallah kararlılıkla devam edeceğiz. Şanlıurfa bizi bilir. Sizlere karşı daima samimi olduk. Şanlıurfa için sergilediğimiz samimi gayretlerin şahidi sizlersiniz.
“Şehirlerimiz son 40 yılın en huzurlu günlerini yaşıyor”
Şehrimize 138 milyar liralık yatırım yaptık. Laf değil icraat. Eğitimde, sıhhatte, ulaşımda, endüstride, tarımda, turizmde kentimizde sayısız eserler kazandırdık. Asırlık hizmetleri, 20 yıla sığdırdığımız bu muvaffakiyetin gerisinde güçlü bir idare vardır.
Artık tüm Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgemizde apayrı bir hava hakim. İş adamlarımız terör korkusu olmadan yatırım yapıyor. Çiftçilerimiz tarlalarını gönül rahatlığıyla ekiyor. Kentlerimiz son 40 yılın en huzurlu günlerini yaşıyor. Yıllardır terör sebebiyle aksayan hizmetler artık katbekat ziyadesiyle bölgedeki kardeşlerimizde sunuluyor. Türkiye’nin 1980’lerin 1990’ların karanlık ve kaotik günlerine tekrar dönmesine istek gösteremeyiz.
