Zonguldak’ta 1983’te hemşireliğe başlayan Uçar, 1988’de Kırklareli Devlet Hastanesine tayin oldu. Uçar, 1997’de göğsünde ağrılar hissetmesine karşın hastalığıyla yüzleşmemek için uzman tabibe gitmekten kaçındı.
Mesai arkadaşlarının ısrarıyla 2005 yılında uzman doktora başvuran Uçar, göğüs kanseri olduğunu öğrendi. Hastalığı nedeniyle çok sevdiği mesleğinden ayrılmak zorunda kalan Uçar, 5 yılda 8 ameliyat geçirerek kanseri yendi.
Lillifer hemşire, 2011 yılında emekli olduktan sonra Kanser Savaş Derneğine üye olarak bu hastalığa yakalananlara dayanak oluyor, kansere karşı çalışmalar yapıyor.
“SEN İSTE KÂFİ, KANSER ÇEKER GİDER”
Uçar, uzun yıllar kanserle yüzleşmemek için erken teşhisin önüne geçtiğini söyledi.
Hastalıkla tanıştıktan sonra kusur yaptığının farkına vardığını belirten Uçar, gerçek tedavi ile yine yaşama bağlandığını söz etti.
Dernekte ikinci lider olarak misyon yaptığını, hastalara ruhsal takviye verdiğini, etkinlikler ve eğitimler düzenlediğini anlatan Uçar, şöyle konuştu:
“Hastalar kanserle yüzleşmekten değil, geç kalmaktan korksunlar. Kâfi ki uygunlaşmak istesinler. Sen iste kâfi, kanser çeker sarfiyat. Ne olur korkmayın. Ben kanser hastasıyım fakat bakın çok düzgünüm ve kendimi çok şanslı hissediyorum. Asla karamsar olmayın. 12 yıl oldu, yaşıyorum ve çok sağlıklıyım. Ben kendimi kanser değil, ‘uzun süren bir grip geçiriyorum’ psikolojisine inandırdım. Kendinizi meskene kapatmayın. Benim de herkes üzere gezmek hakkımdı. Yaşama iki elle değil dört elle sarılın, kendinizi değil sizi sevenleri düşünün. Yaşamak için direnmeliyiz ve biz istersek kanser hücresi bizden korkar. Yaşamak çok hoş, yaşamak her şeye kıymet.”
